Sayfalar

Bu Blogda Ara

Tatlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Tatlılar etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

KESTANELİ TOPLAR


Yazdan yada bahardan kışı özlettiren en güzel şeylerden biri de kestanedir benim için. Kışın iyice yorduğu şu günlerde kum saati artık geri sayım için akıyor bizim evde. Mutlulukla doldurduğum kalbimi kıskanan midemi ise bu minik lezzet topları ile doldurdum. Hem yapımı pratik hem de oldukça lezzetli.

Sizi biraz daha çileden çıkartıp bu tarifin hikayesini anlatayım, sonra ben keyfe devam siz mutfağa koşturadurun.

Hani bazı zamanlarda canımız şöyle tatlı bir şeyler ister. Yormasın, zahmetsiz olsun, çayın, kahvenin yanına katık olsun, yanaklarda gülücük olsun, çikolatası dişlere yapışsın ister. İşte bu tarif öyle bir tarif. Bol çikolatalı, yoğun kıvamlı, buram buram kakao kokulu ve de kestaneli.


Malzemeler:

  • 20 adet kestane
  • 250 gr bitter çikolata
  • 1 adet kakaolu pandispanya
  • yarım su bardağı kakao
  • 1 yemek kaşığı tereyağı


Hazırlanışı:

Kestaneleri haşlayıp kabuklarını soyup irili ufaklı parçalara ayırın. sonra bir yemek kaşığı tereyağı ve bitter çikolataları benmari usulü eritip ocaktan indirin. Pandispanyayı un kadar incecik olacak şekilde elinizle ufalayın ve çikolataya ekleyin. Son olarak da kestaneleri ekleyin ve yoğurun. Derince bir kayık kabak içine yarım bardak kakaoyu dökün. Sonra hamur karışımından ceviz büyüklüğünde parçalar yuvarlayıp kakaoya bulayın. 

Kestaneli toplarınızı ister bir fincan kahveyle, ister tavşan kanı çayınızla yudumlayın. yerken gözlerinizi kapatıp, sıcacık kış hayalleri kurmayı da unutmayın.

Musmutlu hafta sonları...


Kızarmış Nektarin: Damla Sakızlı Muhallebi


Mevsim yaza dönünce, meyveler dallardan dökülünce, canım da sütlü ama meyveli bir tatlı isteyince, istedikten sonra da yapılmayacak hiç bir şey olmayınca attım kendimi mutfağa.

Pazardan aldığım nektarinleri tereyağında birazcık şekerle iyice kızarttım. Diğer taraftan da damla sakızlı muhallebimi hazırladım. Sonra tereyağında kızarttığım nektarinleri servis tabağına yerleştirdim.Üzerine muhallebiyi döktüm. Baktım ki tavada mis gibi karemel var, hemen içine biraz badem biraz da antep fıstığı ekledim ve kavurmaya başladım. Harlı ateşte hem karamel kıvamını aldı hem de bademler, fıstıklar çıtırdadı. Sonra sıra bu çıtırdakları tatlıyla buluşturmaya geldi.



Bu kadar eziyet yeter deyip, buzdolabında soğuttuğum tatlımı, keyifle yedim.

Bazen tarife gerek kalmadan, ölçüye ihtiyaç duymadan böylesi tarifleri yapınca kendimle gurur duyuyorum...

Mutfak aşkı yolunda, keyfi sonunda...

Çilek Soslu Cheesecake


Bahar yüzünü gösterdi diye midir bilinmez bu dört günlük tatil beni bir türlü kesmedi. Tatlı yesem olmadı, tuzlu yesem içimdeki boşluğu bir türlü doldurmadı. Ekşiye annemlerde yediğim eriklerle göz kırptımsa da nafile, bir türlü olmadı.

Ne tatlıydı istediğim ne de tuzlu. Böyle ortada, biraz mayhoş, biraz kıtır, biraz yumuşak birşey.

Dolaştığım sitelerde hep gözümü korkuttu cheesecake tarifleri benim. Hep çok zahmetli, hep çok riskli bir tarifmiş gibi geldi. Ama sürekli tatma isteği oluşturdu bende kendini.  Hal böyle olunca ben de girdim mutfağa ve başladım be nefis tarifi uygulamaya. Peynirle tuzluyu, krema ve şekerle tatlıyı, çilek sosuyla ekşiyi damağımda buluşturdum.

Bulduğum tariflerde ya süzme yoğurt, ya labne peyniri ya da krema vardı. Hepsini deneme kararı aldıktan sonra ben ilk tercihimi krema ve labneden yana kullandım. sonuçta kendime ait bir tarif çıktı ortaya.

"Omnom nom homurtularınızı duyar gibiyim,
Sizi çok bekletmek değildir niyetim,
Hadi o zaman hanımlar ne duruyorsunuz,
Cheesecake tarifimize geçelim."

Not: Bu şiir gibi dörtlüğü, çok şiddetli bir baş ağrısı çektiğim halde suratımdaki şaşkın tebessümle nasıl yazabildim şaşırdım doğrusu. Mutluluğuma sağlık:))


Malzemeler:

Tabanı için:
  • 1,5 paket burçak bisküvi
  • 100 gr tereyağı
İç dolgusu için:

  • 450 gr labne
  • 200 ml krema
  • 2 yemek kaşığı mısır nişastası
  • 3 yumurta
  • 1 paket vanilya
  • 1 su bardağı toz şeker
Üzeri için:
  • 250 gr çilek
  • 2 yemek kaşığı mısır nişastası
  • 2 yemek kaşığı toz şeker
Hazırlanışı:

Önce bisküvileri rondodan geçirip un haline getiriyoruz. Ardından soğuk tereyağını ekleyip yoğun kıvamlı bir hamur elde ediyoruz. Bu hamuru kalıbımıza döküp kenarlarını kapatacak şekilde sıkıca bastırıyoruz. Hamurun kalıba sıkıca yerleşmesinde fayda var.

Daha sonra iç dolgusu için önce labne peyniri düşük ayarda birazcık çırpıyoruz. Hemen ardından kremayı ekleyip çırpmaya devam ediyoruz. Nişasta, şeker, ve vanilyayı ekleyip, 3 yumurtayı tek tek kırıp azıcık karıştırıp kalıba döküyoruz. Önemli olan her yumurtanın tek tek kırıldıktan sonra azıcık çırpılıp eklenmesi.

Hazırladığımız cheesecake'i önceden ısıtmış olduğumuz 180 derece fırında 45 dakika kadar pişmeye bırakıyoruz. İç dolgu tüm bu malzemelerle birazcık cıvık oluyor ama bu sizi yanıltmasın. Piştikçe harika bir kıvam alıyor. Pişince fırından çıkartmak yerine ılıyana kadar fırının içinde bekletip öyle soğutun.

Üzeri için ise ayıklayıp yıkadığınız çilekleri blendırda çekin. Bir tencereye şeker ve çilek püresini, hemen arkasından mısır nişastasını ekleyip pişirin. Soğuyan ceheesecake'in üzerini bu sosla kaplayın. Ceheesecakeinizi muhakkak soğuk olarak servis yapın.


İlk denememde bu kadar lezzetli bir tarifi tutturmuş olmanın mutluluğuyla birlikte herkese baş ağrısız bir gün diliyorum.(Benimkisi hala çok şiddetli de::)







Dr. Oetker ile Şekersizler


Hamur işlerinin, davet sofralarının müthiş yardımcısı, yıllardır keyifle kullandığım Dr. Oetker yılbaşında beni çok mutlu ederek bana kocaman bir paket göndermişti. Ancak ben bir türlü fırsat bulup da sizlerle bunu paylaşamamıştım. Kutudan ise nostaljik bir kutu, 5 adet şekersiz tatlı ve içinde harika tarifler olan kitaplar çıkınca, mutluluktan uçtum.


Tatlıların çoğu "ommm nommm nommm" sesleri eşliğinde tarafımızdan özenle tüketildi. Lezzetleri Dr. Oetker'e yakışırdı. Ama bu tatlıları özel kılan asıl nokta şekersiz olmalarıydı. Hazır aldığınız bir karışımın yerken size de biraz şekerli geldiği olmuştur. İşte bu tatlılar bu soruna müthiş bir çözüm bulmuş, az şekerli, orta şekerli ve şekerli sevenler için bu müthiş paketleri oluşturmuş. 

Siz de mutfakta benim sözüm geçer, şekerime kimse karışamaz diyorsanız bu tatlıları kaçırmayın derim.

Fıstıklı Islak Kek

Puf puf kabarmış, mis gibi çikolata kokusuyla bulanmış, çıtır fıstıklarla donatılmış ıslak bir kek hayal edip girdim mutfağa. Aldığım radikal bir kararla mutfağımdan beyaz şekeri çıkarttım. Okuduğum ve öğrendiğim kadarıyla artık keklerim, kurabiyelerim, tatlılarım daha bir lezzetli olacakmış. İlk kahverengi şeker deneyimimde büyük bir merakla pişirdim kekimi. Ve tadınca doğru bir karar almış olduğumu gördüm. Çünkü buram buram geniz yakan şeker yerine damağımda yumuşak bir şeker tadı ve bolca kakao tadı kaldı.

Malzemeler:
Kek için:
  • 1 su bardağı kahverengi toz şeker
  • 3 yumurta
  • yarım su bardağı ılık süt
  • yarım su bardağı margarin
  • 2 su bardağı un
  • yarım su bardağı kakao
  • yarım su bardağı antep fıstığı
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
Sosu için:
  • 1 su bardağı süt
  • yarım su bardağı kakao
  • 80 gr pirinç patlaklı çikolata
  • 3 yemek kaşığı antep fıstığı
Hazırlanışı:

Klasik kek yapar gibi önce yumurta ve şekerleri iyice çırpıyoruz. ardından da sıvılar ve katıları ekleyip kek hamurumuzu borcama döküp, önceden ısıttığımız fırında pişiriyoruz. Kek piştikten sonra üzerine çikolataları rendeleyip 5 dakika kadar daha fırında bekletip erimeleri sağlıyoruz. Kek sıcakken üzerine kakaolu sütü gezdirip, son olarak da tavada düşük ısıda kavurduğumuz çıtır antep fıstıklarını ekleyip soğuk olarak servis yapıyoruz.
Ben fıstıkları kavurdum ve ekledim çünkü çikolatanın üzerine çıtır çıtır bir lezzet istedim. Biraz zahmeti var ancak sonuç oldukça etkileyici. Çikolata ve antep fıstığı tadında eşsiz bir yıl dileklerimle...

Çikolatalı ve Portakallı Puding

Küçükken annem mutfağa girip de kakaonun o eşsiz kokusu evi doldurdu muydu anlardık ki annem kakaolu puding yapıyor. Yarış halinde koştururduk mutfağa. Reklam filmlerini aratmayacak sahneler yaşanırdı sıcacık yuvamızda. Sıcakken vermezdi annem karnımız ağrır diye. Biz de kardeşimle tencereyi kaptığımız gibi elimizde kaşıklarla çökerdik pudingin dibini kaşıklamaya. Bu cümlelerin ardından yüzünüzde bir gülümseme oluştuysa eğer keyifle tarife geçebilirim artık. Anılara yolculuğun ardından artık evde kendi pudingimi kendim yapar olduğumu bildiririm sizlere. Hele de evde her ikimiz de pudingi böylesine severken bu tarifi yayınlamamak olamaz diye düşünüyorum.

Malzemeler:
  • 1 litre süt
  • 3 çorba kaşığı un
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 3 çorba kaşığı kakao
  • 1 paket vanilya
  • 1 portakalın suyu
  • 1 portakalın kabuğunun rendesi
  • 1 yemek kaşığı margarin
  • süslemek için 1 adet portakal ve çikolata
Hazırlanışı:

Muhallebi yapar gibi vanilya, portakal kabuğu rendesi ve margarin haricindeki tüm malzemeleri boza kıvamına gelinceye kadar pişirin. Daha sonra ocaktan indirip yüksek hızda çırpın. Çırparken vanilya, portakal kabuğu ve margarini ekleyin. Islattığınız kaseler karışımı paylaştırıp, en az 3 saat buzdolabında soğuttuktan sonra, kaseleri ters çevirip servise hazır halde getirin. Dilediğiniz kadar portakal dilimi ve çikolata ile servis edin.


Bir Elveda, Bir Merhaba ve Bolca Çikolata


Uzun zamandır yorgun geçen, kimi zaman hüzünlü günlerin kimi zaman yeni heyecanlarla dolu günlerin ardından yeniden bir merhabayla güne başlıyorum. Neden mi yoktum? Çünkü bundan neredeyse iki ay öncesinde Boluyla vedalaşıyordum. Canım arkadaşlarımla, can komşumla, İrem ve Ecrinle... 5 yılın ardından çok zor oldu gitmek. Aslında kolay olur diye düşünürdüm hep. Oysa ki sadece dile kolaymış gitmek.

Günler artık bizsiz sona ermekte. Gurbet artık bizsiz...

Taşınma, ev bulma telaşı, üstüste gelen rahatsızlıklar, yeni iş ortamlarına alışmak, 5 yıllık deneyimin ardından sıfırdan başlamak. Hem eşim hem de benim için tatilsiz, çokca hüzünlü, bolca heyecanlı bir yazdan sonra, şimdi hazanda dinlenmekteyiz. Umarım ikimiz için de yeni hayatımız bize bol şans getirir.

Şimdilerde ise denizin keyfini sürüyoruz. İşlerimiz yoluna girdi, hastalıklarımız geçti.

Zaman Huzur zamanı...

Son bayramı da ilk defa bir yarımız hala gurbet olsa da daha az hüzünle geçirdik. Hızlı bir giriş olmasın diye sizlerle bu gün hafif ve çikolata dolu bir lezzeti paylaşmak istiyorum.

Bayramdan artan çikolatalarınız daha tatlı bir keyfe çevirmek için eşsiz bir lezzet.

Bu tarif için 2 paket kedi dili bisküvisi, bir paket kakaolu ve fındıklı puding, biraz kahve, biraz süt ve de çikolataya ihtiyacınız var. Mutluluk perçimleyen bu pastanın yapılışı ise çok basit.

Önce pudingimizi tarife uygun olarak pişirip, içerisine biraz daha çikolata ve fındık eklemek. Sonra kedi dilini bir sıra dizip kahveyle ıslatmak ve ardından üzerine pudingini dökmek. Aynı işlemi ikinci defa da uyguladıktan sonra bol çikolatalı pastanız servise hazır.

Çikolatalı günler...

Etimek Tatlısı



Babamın bahçesindeki narların yerini hiç bir nar dolduramaz, ben de nar bana gelince muhakkak bu tatlıyı yapıyorum. Etimek tatlısını narsız düşünemiyorum bile.


Şerbetli tatlılara karşı oldukça uzak sayılırım, bu da şerbetli bir tatlı ama, ben sıcak şekerli suyla etimekleri ıslatıyorum sadece. Öyle vıcık vıcık şerbet içinde yüzen bir tatlı değil yoksa.

Yapmanız gereken bir paket etimek, bir paket krem şanti, bir su bardağı süt, bir su bardağı su ve bir büyük boy narı bu tatlıda buluşturmak. Çıkan sonuç ise nar ayıklama zahmetine girecek cinsten.

Malzemeler:
  • 1 paket etimek
  • 1 paket sade krem şanti
  • 1 su bardağı soğuk süt
  • 1 su bardağı su
  • 5 yemek kaşığı şeker
  • 1 büyük nar
  • yarım su bardağı fındık
Hazırlanışı:

Önce krem şantiyi hazırlayıp, buzdolabına kaldırın ardından narı ayıklayıp sunuma hazır hale getirin. Su ve şekeri kaynatıp dizdiğimiz etimekleri üzerine döküp soğumasını bekleyin. Önce krem şantiyi, sonra nar ve fındıkları üzerine yayıp, soğuk olarak servis yapın.


Nar tadında mutlu haftalar...

Bitter Çikolata Kaplı Mozaik Pasta


Yoğun çikolatalı, çamur gibi kekli bir tat istiyordu canım son günlerde. Daha önce yapmış olduğum ve de çok severek büyük bir iştahla yediğim kekten yapmaktı niyetim ama bahar üzerimden ağırlığını bir türlü kaldırmadı. Kara kara bulutları çökertti benim gökyüzüme. Birazcık stresli, biraz da sinirli sinirli dolanıyorum bu günlerde.

Bu duruma da bolca çikolatayla çözüm bulmuş durumdayım. Bazen de koşu bandında hırsla koşuyorum.

Uzun zamandır aklımdaydı mozaik pasta yapmak. İnternetten pek çok tarifle karşılaştım, ama hiç birisi bana hitap etmedi. Ya çok zahmetliler, ya da malzemelerini beğenmedim. Ben de kolları sıvadım ve bu mozaik pastayı kendim geliştirdim.

Malzemeler:
kek için:
  • 3 paket bisküvi
  • 1 su bardağı sütlü çikolata
  • 1 su bardağı süt
  • 50 gr tereyağı
  • yarım su bardağı krema
  • 1 çay bardağı fındık
üzeri için:
  • 160 gr bitter çikolata
  • yarım su bardağı krema
  • 50 gr tereyağı
Hazırlanışı:
Bisküvileri çok küçük olmayacak şekilde ufalıyoruz. Sonra üzerine benmari usulü erittiğimiz, krema, çikolata ve tereyağı karışımını döküp, fındıkları ekleyip kalıba döküp bastırıyoruz. Streç filmle kapattığımız kek karışımımızı 3 saat dondurucu da bekletiyoruz. Sonra yine ben mari usulü erittiğimiz çikolatalı karşımı üzerine döküp soğuk olarak servis yapıyoruz. 


Katı bir kek, bol bol çikolata diyorsanız sizin de vazgeçilmeziniz olacaktır bu pasta...


Aslında niyetim çikolatayla kapladıktan sonra alüminyum folyoyla kapatıp buzluğa atmaktı ama kek çok lezzetli olduğu için bekleyemeyip hemencecik tabaklara konup servis yapıldı.
Ayrıca da Herkesin Kandili Mübarek Olsun diyorum.
Herkese bol çikolatalı haftalar diliyorum.

Çilek Rüyası

Mevsim yeterince yoruyorken, bir de zorlayan yiyecekler beni benden etmesin istiyorum. Bol bol sebze ve meyve tüketmeye çalışıyorum. Son günlerde ise tabakları ananas ve tabi ki de mevsimin gözdesi çilek dolduruyor. Kahvaltıda, ara öğünlerde, dondurmanın yanında, krem şantiyle, pastaların arasında, milkshake içerisinde....
Her yerde çilek var son günlerde.






Çilekli meyve salatam.
altında nefis vanilyalı dondurma, üzerine meyveler, çıtır fındık kırıntıları ve krema. Biraz kalorili gelebilir ama lezzeti eşsiz, üstelik hafif ve masum bir tatlı...

Çilekli haftalar...

Kremalı Mozaik Pasta


Sabah kahvaltının ardından sokağa bakmak için perdeyi aralayınca karşılaştım onunla. Evimizin önündeki servi ağacının kuru dallarının en tepesinde kurulmuştu bu sevimli karga. Hemen koştum fotoğraf makinesine ve çekmeye başladık, biz çektikçe o da bize poz veriyordu sanki. Sonra diğerini fark etmemiz hiç de geç olmadı. Sakince güneşin ve mavi gökyüzünün tadını çıkartıyorlardı.



Günün sultanları onlar oldu.

Malum kışı biraz kilolu tamamladık ama canımız da pasta kek çekiyor. Ben de olabildiğince hafif lezzetli yapmaya çalışıyorum. geçen gün de canım bisküvili pasta istedi. Ben de bir paket hazır puding ve 3 paket bisküvi ile, işin içine biraz da krema katarak pastamı tamamladım.Kakaolu puding ve kakaolu bisküvi kullandım. Bu klasik tarifi hepinizi bildiğiniz için yeniden vermeyi düşünmüyorum. Ben 5 kat bisküvi kullandım. Üzerine ise birazcık krema döküp bir kürdan yardımıyla dağıttım. Hem görsel bir şölen oldu., hem de Mehmet Yaşin'in deyimiyle damağımız şenlendi.




Alman Pastası


Bahar hala gelmedi maalesef buralara. Sabah uyanıp ilk iş olarak perdeyi aralayıp dışarıya bakıyorum ve beni bir sürpriz karşılıyor. Kar...

İri taneli taneli yağdı bu sabah yine kar. Üşümekten yoruldum artık, sağ da solda çiçekler açsın ağaçlar yapraklansın istiyorum.

İsteklerim sadece baharın gelmesine yönelik değil elbette. İçimdeki aşkın, sevginin hiç solmamasını istiyorum.
Bu kardan adam kadar neşeli olmak ve üşümemek istiyorum.
Bu günlük bu kadar istek yeter.

sıra geldi nefis bir pasta tarifi paylaşmaya. Alman pastası deyince benim aklıma profiterol gelirdi hep. Ama bir arkadaşım beyaz kek ve beyaz krema diye tarif edince, aradığım zaman telefonu "Yengecim!" diye açan sese ben olduğumu nereden anladın diye sorup da "ben artık okuyorum yengecim" diyen bir şirine de olunca kollar sıvandı ve koşuldu mutfağa.

Canım İrem'e okumayı öğrendiği için ödül olarak yaptım bu pastayı. Açıkçası ben çok beğendim ve sanırım bolca da yapacağım hem hafif hem de çok lezzetli bir pasta bu.

Malzemeler:
Kek için: 
  • 3 çay bardağı elenmiş un
  • 2 adet yumurta
  • 50 gr eritilmiş margarin
  • 1 çay bardağı süt-yoğurt karışımı
  • 1 çay bardağı toz şeker
Krema için:
  • 2 su bardağı süt
  • 2 yemek kaşığı un
  • 2 yemek kaşığı şeker
  • 1 paket vanilya
  • 1 yemek kaşığı margarin
Ara kat için:
  • 1'er adet muz, kivi, portakal (küp küp doğranmış)
Üzeri için:
  • Pudra şekeri
Hazırlanışı:
Öncelikle kek malzemelerini karıştırıp kekimizi hazırlayıp önceden ısıttığımız fırında pişmeye bırakıyoruz.

Sonra Meyvelerimizi küp küp doğrayıp buzdolabına kaldırıyoruz ki sularını bırakmasınlar. Margarin ve vanilya haricindeki malzemelerle kremamızı hazırlayıp ocaktan indirip vanilya ve margarini ekleyip 15 dakika kadar çırpıyoruz.

Kek pişince bir bıçak yardımıyla ortadan ikiye kesip arasına önce kremayı 


sonra da meyveleri

ekleyip keki kapatıyoruz. 

Son olarak da pudra çekeriyle süsleyip dolapta bekletip servise hazır hale getiriyoruz.

Minik Ecrin tabağın kenarında kalan pudra şekerini önce parmaklarıyla yalamaya başladı. Sonra pastayı kesmek için fanusu açtık bıçak alıp arkamı dönünce bir de ne göreyim bizim ecrin o minicik parmaklarıyla bu sefer de pastanın üzerindeki pudra şekerini yalamaya başlamış:))

Yemeye başladıktan sonra anladım ki bu pasta başka hiç bir keke benzemiyor. Çoğu tariflerde kremanın üzerinde meyve yoktu ve bana pasta öyle çok kuru gelmişti. Ben de meyveyle pastayı buluşturdum.Sonuç ise herkesin damağını şenlendirdi.

Mutlu bir hafta geçirmeniz dileğimle...

Portakal Reçelli, Bitter Çikolatalı Pasta


Güneş artık iyice yüzünü göstermeye, karları eritmeye, doğayı yeşertmeye başladı. İş yerinde yürüyüşe çıktığımız arkadaşımla ağaçlara bakıyoruz, acaba yeşil yapraklar çıkmaya hazırlanıyor mu diye? Yeşili, güneşi öyle çok özledim ki, bir an önce her yere bahar gelsin istiyorum.

Yaklaşık bir haftadır düzenli yürüyüş ve egzersize başladım, baharı bekleyen her kadın gibi. Çok şükür her şey yolunda gidiyor. Hemen de sonuç almama çok sevindim, çünkü neredeyse 2 kilo kadar kaybettim ve çok mutluyum. Bu gün ki tarifle de olsa da yesem, verdiklerimi geri alsam dediğim bir tarif. Yine Arda'nın Mutfağınız izleyip esinlendim. Onun tarifinden çok farklı ama fikir olarak yakın. Yumurta falan yok. Ama mis gibi aromasıyla portakal reçeli var. Yoğun kıvamı ve acı tadıyla bol bol bitter çikolata var. Çıtır çıtır dağılan antep fıstığı, ceviz ve fındık var. Eser miktarda ise tereyağı var. Siz de eğer merak ettiyseniz, hadi buyrun bakalım tarife...

Malzemeler:
  • 1 adet kakaolu kek tabanı
  • yarım çay bardağı tereyağı
  • 200 gr bitter çikolata
  • 5 yemek kaşığı portakal reçeli
  • yarım su bardağı antep fıstığı
  • yarım su bardağı ceviz
  • yarım su bardağı fındık
üzeri için:
  • 1 paket bitter çikolata sosu
  • 2,5 su bardağı süt
Hazırlanışı:

Kek tabanını olabildiğince ince olacak kadar ufalayıp un haline getiriyoruz. Üzerine erittiğimiz bitter çikolata ve tereyağını ekleyip iyice özdeşleşmesini sağladıktan sonra, diğer tüm malzemeleri ekleyip dilediğimizce şekil veriyoruz. Sonra üzerine paketteki tarife uygun olarak hazırladığımız bitter çikolata sonunu ilave edip, soğuk olarak servise hazır hale getiriyoruz.


Çok aromatik bir tadı vardı bu pastanın. Ben portakal ve çikolatanın uyumuna bayılırım. Bu pastada her ikisi de buluşunca ortaya tadına doyulmaz bir lezzet çıkıyor.


Benim birazcık bitter çikolata sosum artınca ben de değerlendirmek istedim. Dondurma kaselerine biraz muz doğradım, birkaç da antep fıstığı ekleyip sosu üzerine döküp, hindistan ceviziyle süsledim. Hem pratik hem de lezzetli bir alternatif oldu.


Topitanemli Browni


Uzun zamandır böyle kar yağmamıştı. Erimeden yeniden yağıyor. Her yerde kocaman kocaman kar dağları oluştu. Ben de başımı gripten kaldıramaz bir haldeyim. Bu kışı iki hafta da bir grip olarak geçirdim maalesef. Şimdi hala kar yağıyor ve ben de tatil bekleyişi içerisindeyim. Eve gidip dinlenmek istiyorum.

Bugün sizlere geçen hafta yaptığım bowninin tarifini vermek istiyorum. Aslında tarif daha önce verdiğim tariflerle bire bir aynı. Üzeri yine bitter çikolata kaplı, fakat bu kez eriyen bitterlerin üzerine bim de satılan lezzet harikası topitanemler eşlik etti. Dilimleyince ortaya enfes bir görüntü çıktı.

Malzemeler:
  • 1 su bardağı tereyağı, eritilmiş
  • 1 su bardağı toz şeker(Şekeri sevmenize bağlı olarak miktarını arttırabilirsiniz)
  • 4 tane yumurta
  • 1 su bardağı un
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket hamur kabartma tozu
  • 1 su bardağı kakao
  • 1,5 su bardağı iri dövülmüş fındık
  • çok az tuz
  • üzeri için bitter çikolata ve bir paket topitanem
Hazırlanışı:

Önce şekerin içerisine yumurtaları tek tek kırarak ve yedirerek kıvamlı hale getiriyoruz. Ardından eritilmiş, ılımış tereyağını yavaşça ekleyerek çırpmaya devam ediyoruz.Sonra vanilya, kabartma tozu,
un, kakaoyu ekleyip hamurumuzu hazırlıyoruz. Un miktarını az bulabilirsiniz ama sonuç harika oluyor. Son olarak da fındığımızı da ekleyip güzelce karıştırıp kalıbımıza döküp, önceden ısıttığımız fırında 30 dakika kadar pişiriyoruz.

Henüz fırından çıkartmadan üzerine çikolatalarımızı kırıp 5 dakika kadar daha fırında tutuyoruz. Ilıyan çikolatalarımızı bir bıçak yardımıyla brownimizin üzerini kaplıyoruz. Çikolata soğumadan hemen topitanemleri ekleyip soğumaya bırakıyoruz. Kekin orta kısmı çamur gibi bir kıvamda oluyor. Pişmedi diye düşünmeyin.


Çay Saati

Muhteşem ama yorucu bir hafta sonunun ardından yeni bir haftaya başladık. Oldukça yoğun bir hafta sonuydu. Bizi asıl mutlu eden ise tatlı İroş'un bize gelmesi, bizimle uyuması ve bize mutlu dolu anlar yaşatmasıydı. İrem kim mi? İrem eltimin kızı. Dünya tatlısı, uyumlu ve şirin bir çocuk. Bütün bir hafta sonu yengesine ve amcasına mutlu anlar yaşattı. Gelecek olan misafirlerim için bana yardım etti. Kremaları, tencere de kalan çikolata soslarını, kekten artan hamur artıklarını parmaklarıyla bir güzel yaladı. Profiterolları doldurmama ve sofrayı kurmama yardım etti. kısacası, amcası ben ve İrem bütün hafta sonunu bolca eğlenerek geçirdik.

Bu hafta sonu arkadaşlarımla yaptığımız toplantı bendeydi. Biraz yorucuydu ama değdi doğrusu. Çok keyifli anlar yaşadık. İrem'inde onlar gelince çekinmemesi beni çok mutlu etti. Gayet uyumlu bir şekilde yabancılık çekmeden vakit geçirdi bizimle. Bizden sıkıldığı zamanlarda ise kendi kendine oynadı.

Şimdi sıra geldi neler ikram ettiğime. İlk düşüncem şuydu sofrayı hazırlarken. Az  ama öz ve herkes tarafından sevilecek tatlar hazırla. Cuma günü akşam başladım hazırlıklara.


Menümde:
  • Profiterol
  • Kısır
  • Etimek Tatlısı
  • Çikolata Kaplı ve Topitanemli Browni
  • Muhacir Böreği
  • Sigara Böreği
  • Bademli Kavala Kurabiyesi
  • Mısır Unlu Tuzlu Kek
vardı. Daha önceki deneyimlerinden de faydalanarak en sevilenleri ve çok yenenleri yapmaya özen gösterdim. Bu hafta içinde tariflerini yavaş yavaş ekleyeceğim.

Kısır yapmayı düşünmüyordum ama çok uzun zamandır kısır yemediğimi düşününce şöyle ekşili ve acı biber turşulu bir kısır düştü aklıma hal böyle olunca da arkadaşlarım gelmeden önce hemen bir kısır hazırladım. Yalnız yerken kısır tariflerinden bahsederken birden içine kırmızı toz biber dışında hiç bir baharat koymadığımı farkettim. Artık nasıl yoruldumsa.


Acaba yerler mi yoksa ziyan mı olur diye düşünürken herkes kısıra hücum etti. Meğer kimse uzun zamandır kısır yemiyormuş. Hal böyle olunca herkes neredeyse 2 şer kase kısırı yedi ve erkenden doyduk nidaları yükseldi:))


Bu da benim favorim. Mısır unlu tuzlu kek. İlk evlendiğim yıl, iş arkadaşlarım bana geleceklerinde denemiştim bu tarifi ilk. Ve çok beğenmiştim. Zeytin, beyaz peynir, maydanoz ve dere otunun muhteşem birleşimi...


Severek, içim kıyılmadan yiyebileceğim tek şerbetli tatlı. Nar, etimek ve krem şantinin muhteşem buluşması...


Klasik bir lezzet, sigara böreği...


Kanal d nin Mutfağım isimli programında görüp kesinlikle denemeliyim dediğim bir lezzet. Tereyağıyla, mayalı hamurun böreğe verdiği tada, böreğin yumuşaklığına inanamayacaksınız.


Elbette Brownim. Üzeri bitter çikolata kaplı, topitanemle lezzetlendirilmiş...



Hafif bir lezzet...

Bademli, ağızda dağılan bir kurabiye...

Her birinin tariflerini sırayla ekleyeceğim.


Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...